Milei'nin Arjantin'i

Dünyanın en ilginç ekonomilerden birisi olan Arjantin 20’nci yüzyılın ilk çeyreğinde beş sanayileşmiş ülkeden birisi konumundayken popülizme esir düşmüş ve sonraki yüz yıl süresince dünyanın en sorunlu ülkelerinden birisi haline gelmişti. Brezilya, Arjantin kadar olmasa da benzer sorunlar yaşıyordu. Her ikisi de çok yüksek borçluluk oranlarına sahipti, enflasyonları yüksekti ve bütçe açıklarıyla boğuşuyorlardı. IMF ve ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin çoğu bu iki ülkenin ve diğer Latin Amerika ülkelerinin ekonomik sorunlarını çözmek üzere planlar hazırlıyor, uygulamaya sokuyor ama pek de sonuç alamıyordu. 20’nci yüzyılın ikinci yarısı Latin Amerika ülkelerinin ekonomik sorunlarıyla uğraşılarak geçirildi desek yeridir. IMF’nin kaynaklarını en fazla kullanmış ülkelerin başında Arjantin geliyor. Ne var ki çok sayıda IMF programı uygulamasına karşılık sonunda yine popülizme saptığı için bulunduğu çukurdan bir türlü çıkamadı.

Brezilya 21’inci yüzyılın ikinci çeyreğine doğru ilginç bir değişim yaşadı, ekonomiyle ilgili birçok düzenleme ve değişiklik yaptı ve bu hastalıklı yapıdan önemli ölçüde kurtuldu. Hala bazı sorunları olmakla birlikte ekonomisi on yıl öncesiyle karşılaştırılamayacak kadar sağlıklı görünüyor. Buna karşılık Arjantin 2024’e gelene kadar doğru dürüst önlemler alıp uygulamaya koyamadı. Dünyada ekonomik başarısızlık örneği denildiğinde çoğumuz için Arjantin tartışmasız örnekti. Ta ki Javier Milei seçimi kazanıp da programını uygulamaya koyana kadar. Milei iktidara geldiğinde ekonomi resesyondaydı, enflasyon yüzde 150’yi, bütçe açığı yüzde 5’i, kamu borç stokunun GSYH’ye oranı yüzde 160’ı zorluyor, cari açık yüzde 3’ü geçmiş bulunuyordu.  

Milei, 2023 yılı sonunda iktidara gelir gelmez, ekonomiyi düzeltmek için son derecede sert bir program uygulamaya başladı. Bu program, kamu personeli sayısının azaltılması, sosyal yardımlar ve desteklerin düşürülmesi, vergilerin düşürülmesi gibi sert önlemler içeriyordu. Milei’nin uyguladığı program, dünya genelinde uygulanan para politikası ağırlıklı programlardan farklı olarak maliye politikası ağırlıklı bir programdı. Program, pek çok kişiyi işsiz bırakmayı, maddi desteksiz bırakmayı göze aldığı daha net ifadeyle tam bir “kemer sıkma politikasını” uygulamaya koyduğu için gerek Arjantin içinde gerekse Arjantin dışında çok ağır eleştiriler aldı. Neredeyse yüz yıldan bu yana popülizmin etkisinde kalmış insanların böyle bir programı benimsemesi mümkün görünmüyordu. Bu programı kabul ettirebilmenin tek yolu enflasyonu hızla düşürmek ve ekonomide oluşmuş yanlış eğilimleri tersine çevirmekti. Ki bu da bu kadar yıldan sonra öyle kolay değildi. Herkes eleştiriyor, gösteri yürüyüşleri yapılıyordu. İşin en kötü yanı da ekonomideki küçülme artarak devam ediyor ve enflasyon da yükselmeye devam ediyordu. Ekonomik küçülme yüzde 2,5’e, enflasyon da yıllık bazda yüzde 292’ye ulaşmıştı. Milei, bu eleştirilere ve ekonomideki küçülme eğiliminin devam etmesine aldırmadan bildiğini yapmaya devam etti.

Bugün gelinen aşamada Arjantin resesyondan çıkarak büyümeye geri dönmüş görünüyor. 2025 yılı için Arjantin’in yüzde 3,5 – 4 arasında bir büyüme oranını yakalayacağı tahmin ediliyor. Bu da işten çıkarılan insanların en azından bir bölümünün yeniden istihdam edilebileceği anlamına geliyor ki toplumsal tansiyonun düşürülmesi açısından önemli bir gelişme olur. Nisan 2024’de yüzde 292’ye çıkmış olan enflasyon oranı Şubat 2025 itibarıyla yüzde 66,9’a gerilemiş bulunuyor. Bu, hala çok yüksek bir enflasyon kuşkusuz ama gidiş yolu doğru. Bu gidiş devam ederse yılsonunda Arjantin’de enflasyonun yüzde 30’un altına inmesi bekleniyor. Eğer bu tahminler gerçekleşirse Arjantin, son bir yılda yaşadığı sıkıntıların karşılığını almış olur. Bir başka olumlu gelişme kamu borç stoku / GSYH oranının hızla gerilemesi. Bu oranın yılsonunda yüzde 75 düzeyine inmesi bekleniyor. Bu da bir yıllık bir sürede borç yükünün yarı yarıya düşürülmesi anlamına gelir. 2024 yılını bütçe açığını sıfırlayarak tamamlamayı başaran Arjantin’de 2025 yılı bütçesinin fazla vereceği tahmin ediliyor. Bir başka olumlu gelişme de cari dengede görülüyor. 2024 yılını cari fazlayla tamamlayan ekonominin 2025’de de cari fazla vermeye devam etmesi bekleniyor.

Doğal olarak yüz yıl sürmüş bir yanlış ekonomi politikasını sorunlar yaratmadan değiştirmek öyle kolay bir iş değil. Milei’nin uyguladığı program Arjantin’de yoksulluk sınırının altındaki insan sayısının artmasına yol açtı. Buna karşılık ekonomi toparlandıkça bu durum da değişecek diye tahmin ediliyor.   

Özetle söylemek gerekirse başlangıçta hepimizin küçümseyerek ya da en azından kuşkuyla baktığı Javier Milei, Arjantin’de neredeyse yüz yıldır süregiden yanlış ekonomik yapıyı tersine çevirecek ve Arjantin ekonomisinin toparlanmasını sağlayacak bir başarıya imza atmak üzere bulunuyor. Eğer Milei bunu başarabilirse Simon Kuznets’e atfedilen “dünyada dört çeşit ekonomi vardır: Gelişmiş ekonomiler, gelişmekte olan ekonomiler, Japonya ve Arjantin” şeklindeki ifadeden Arjantin çıkacak demektir.  

Yorumlar

  1. Sayın Hocam, Arjantin bu süre zarfında hukuksal alanda da düzenleme yapmış mı diye merak ettim açıkçası yazınızı okuduktan sonra. çok teşekkürler değerli bir yazıydı her zamanki gibi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, ekonomik alanlarda bazı hukuksal düzenlemeler yaptı ama bu bizim anladığımız gibi hukukun üstünlüğü alanında değil. Bununla birlikte Arjantin her şeye rağmen hukukun üstünlüğü sıralamasında 63'üncü sırada yer alıyor. Türkiye'nin 117'nci sırada yer aldığı düşünülürse bize göre o alanda çok daha iyi bir yerde olduğu görülebilir.

      Sil
    2. ama hocam Milei göreve gelmeden önce de hukukun üstünlüğünde 63. sıradalarmış yani bunun sıralama ile bir alakası olduğunu düşünmüyorum, öyle olsa daha önce ki yıllarda da sıralamada bizden iyilermiş ama ekonomik gidişatları kötüydü

      Sil
  2. Murat Bozdoğan18 Mart 2025 10:04

    Sonuç: Sadece kendi çıkarını düşünen kitlelerin olduğu bir toplumda demokrasi zararlı. Bir sonraki seçimde popülist bir iktidar gelir, öncekinin ekmeğini yer her şey yeniden başlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok doğru hatta bu dediğiniz seçim yaklaştıkça Milei'nin yaklaşımlarını bile etkileyebilir.

      Sil
    2. bizim ekonomimiz açısından bakınca da bence seçimler ekonomimizi çok etkiliyor hocam, seçim ekonomisi diye bir şey çıktı: seçim zamanlarında her yere fazladan para dağıtmalar, gereksiz birçok memur ataması gibi şeyler yapılıyor. Bu da devletteki maddi yükü artırıp fazla para basıp enflasyona neden oluyorlar gibi geliyor bana. Mesela bugün haber vardı: "2024'te Türkiye'nin en büyük 10 zenginine ait bazı şirketlerin 18 milyar lira, borsada işlem gören 100 şirketin 62 milyar lira vergi borcu ertelendi." diye haber yapmışlar, toplasan 80 milyar tl, aaa ne kadar büyük miktar gibi görebilir insanlar, sonra en düşük memur maaşı üzerinden hesaplama yaptım bu miktar 1 haftalık memur maaşına eşit :) evet şu kadar şirket şu kadar zenginin vergisi ertelenmesi durumu -tabi ki hoş bir durum değil ama maliyeti sadece ama sadece 7 günlük memurların maaşına eşit oluyor hocam. Ayrıca yapay zekanın, teknolojinin bu kadar geliştiği bir ortamda, masa başı çalışan bu kadar memura gerçekten ne kadar ihtiyaç var bizimde sorgulamamız lazım diye düşünüyorum. Tamam sonuçta gençler üniversite okuyup mezun oluyor devlette iş sahibi olup gelir kapısı olsun ama burada sorgulanması gereken noktalar olduğunu düşünüyorum. Mesela e-devlet gerçekten müthiş bir atılımdı devlet dairelerindeki yükü alması açısından ama hala birçok alanda bu sistem çok basit şekilde entegre edilip kullanılabilecekken devlet dairelerinde o odadan bu odaya dolaşıyoruz, bu dediğimi yaşayanlar bilir. Tek amaç eeee o kadar memur işe aldık, bu işleri e-devlete aktarmayalım buradaki memurlara iş çıksın onların maaşını ödeyelim ise bu son derece zararlı bir refah kapısı ve rahat iş ortamı sağlar ki: atıyorum reel sektörde bir iş yapmaktansa oh şöyle rahat iş ortamı var kpss'ye çalışıyım atanıyım olmazsa tekrar-tekrar-tekrar hazırlanayım devlet dairesinde rahatça çalışarak para kazanıyım kafasına giriyor gençler, bu durumun birçok açıdan ve birçok şey için zararlı olduğunu düşünüyorum.

      Sil
  3. Ülkeler ve insanlar geleceklerini verdikleri oy ile belirliyorlar.

    YanıtlaSil
  4. Sayın hocam , bu krizlerin belkide doğal neden ve sonuçlarından biri sıcak para girişi ve bu paraya ödenen yüksek bedel. Politikacıalr sıcak parayı seviyor. Böyle bir Politika değişikliğini ilerde yine bekler misiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Popülizmin egemen olduğu, seçimle gelenin gitmemek için elden geleni yaptığı ülkelerde bu dediğiniz mümkün.

      Sil
  5. Mahfi bey. Arjantinde kuru baskilayarak enflasyonu dusurmeye calisiyor diye biliyorum. Bir noktada kur dengeye geldiginde enflasyon tekrar yukselise gecmez mi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sadece o değil. IMF, genellikle enflasyonla mücadelede kuru baskılamayı öngörüyor. Ama Arjantin bir yandan da çok sert maliye politikası önlemleri uyguluyor. Bizden farklı yönü o. Biz kuru baskılayarak enflasyonu çözmeye uğraşırken tasarruf önlemi uygulamıyoruz. Sadece emekli maaşlarını ve asgari ücreti düşük tutarak enflasyonu düşürmeyi bekliyoruz. Asıl harcama kamu kesimi üst yönetiminde.

      Sil
    2. Hocam ben maliye öğrencisii olarak kamuda mesleki kariyer yapmak istiyorumm sizce ilerde tasarrufa gidilirse alımlar düşer mi?

      Sil
  6. Yapay zekaya sordum;
    Kamu Harcamalarında Kesinti: Bakanlıkların sayısı yarıya indirildi, kamu ihaleleri durduruldu ve yaklaşık 70 bin kamu pozisyonu kaldırılarak bütçe fazlası elde edildi.

    Peso’nun Devalüasyonu: Döviz kuru serbest bırakılarak devalüasyona gidildi; bu, ihracatı teşvik etti ve döviz rezervlerini artırma yolunda adım oldu.

    Enflasyonun Düşüşü: 2023’te %211’i aşan yıllık enflasyon, 2025 Şubat’ta %66,9’a geriledi; aylık oranlar da %25’ten %11’e indi.

    Faiz Oranlarında Düzenleme: Merkez Bankası faizleri düşürerek enflasyonist baskıyı azalttı ve kısa vadeli borçlanmayı frenledi.

    Serbest Piyasa Reformları: Vergi indirimleri ve iş gücü piyasası düzenlemeleriyle özel sektör yatırımları teşvik ediliyor.

    IMF ile İşbirliği: 20 milyar dolarlık olası bir anlaşma, uluslararası piyasalara güveni artırma potansiyeli taşıyor.

    Mali Disiplin: Kontrolsüz para basımı durdurularak enflasyonun ana kaynaklarından biri engellendi.

    Not: İyileşme olmasına rağmen yoksulluk oranları (%52,9) ve tüketimdeki daralma gibi zorluklar devam ediyor. Sürecin başarısı uzun vadeli uygulamalara bağlı.

    hukuksal düzenlemeler:
    “Omnibus Kanunu” (Ley de Bases y Puntos de Partida para la Libertad de los Argentinos)
    Acil Durum Kararnamesi (DNU 70/2023)
    RIGI (Büyük Yatırımlar için Teşvik Rejimi)
    Vergi ve Varlık Affı
    Döviz ve Ticaret Düzenlemeleri

    YanıtlaSil
  7. Bir toplumda iktisat ahlakı gelismemiş bir iktisat ahlakı (kaidesi) teorisi yoksa o toplumun baglı olduğu bir ahlak kaideside yoktur.
    Yani populizmin geliştiği toplumlar toplumsal, kamu bilinci gelismemiş bu yönlü düşünsel bilinc evrimini gerçekleştirmemiş kabile bilincinde kalmış insan topluluklaridır.

    YanıtlaSil
  8. "vergilerin artırılması gibi sert önlemler içeriyordu" yazmışsınız.
    Tam tersine başta gümrük vergileri olmak üzere vergileri düşürmüştür ve buna rağmen son 20 yıldır ilk kez bütçe fazlası vermiştir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet orası düşürülmesi olacak yerde artırılması olmuş. Düzelttim, teşekkür ederim.

      Sil
  9. 2000 li yılların genel sorunu her alanda popülizm kazanıyor

    YanıtlaSil
  10. Değerli Hocam,
    Ekim’de bir iş seyahati için gitmiştim; ilk defa, ama uzun yıllardır takip ediyordum. Gelir dağılımı uçurumu kanımca bizim gibi ya da daha kötüsü. Buenos Aires rüya gibi bir şehir ama biraz dışı Rio tarzı slump’lar gibi. Acı reçete hep bu farkı açan sonuçlar doğuruyor, oluşması bir kaç yıl, geri dönüşü onlarca yıl. Bizde hasar geri dönemez durumda kanaatindeyim. Zaten geri dönüşe geçmedik, inişe devam durumundayız.
    Bir gün, mevcut politikacıların mezar anıtları yapıldığında hangi oyuncularla hangi zeminde, nasıl bir projede görevde iken vatandaş neye tabi olacak, kestirmek zor. O nedenle yatırımlar dışarı diyen büyük bir gruptayız, üzülüyorum ama alternatifi de göremiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında bunu Arjantin yapabiliyorsa biz de yapabiliriz. Ama öncelikle popülizmi terk etmek lazım.

      Sil
    2. Hocam bizde şu an uygulanan popülizm mi acaba, geniş kitleler özellikle sabit gelirliler ve emekliler durumlarından yakınıyor, halinden memnun olan neredeyse yok. Yüksek vergiler ve hayat pahalılığı artıyor, Milei benzeri bir lider de ortada yok, ona oy verecek kitle de ortada yok. Arjantin tabi kaynaklar ve jeopolitik durum olarak bizden avantajlı. Bizim işimiz daha zor gibi geliyor bana.

      Sil
    3. Türkiye çok zor durumda.

      Sil
  11. Konu ile Bağlantılı Diğer Yazılarım:
    - Ocak 18, 2025: "Arjantin Ekonomisinin Son Durumu"
    https://www.mahfiegilmez.com/2025/01/2023-yl-sonunda-javier-gerardo-milei.html

    Mahfi hocam,
    Bu şekilde yazılarınızın altına ilgili eski yazılarınızın bağlantılarını verirseniz hem okuyucularınız için erişim kolaylığı olur hem de arama motorlarında daha çok listelenir ve daha geniş kitle yazılarınıza ulaşır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Atlamışım, eski yazılarımda yapmıştım. Teşekkürler.

      Sil
  12. Hocam Saygılar. Su an konut sektöründe büyük sorunlar var. önceden inşaat sektörü ekonominin hızını belirliyor, iktidarlar da destek veriyordu. Şimdi artık bir memurun yada özel sektör çalışanının konut alma ihtimali kalmadı. Sizce iktidar neden inşaat sektörünü desteklemiyor?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yıllar boyu destekledi durdu hala da destekliyor, daha ne kadar destekleyecek bilemiyorum. İnşaat sektörünü bu kadar destekleyeceğine sanayiyle, elektronikle uğraşsalardı bambaşka bir yerde olurduk.

      Sil
  13. Bizde Dib ile mevcut tarikatların tümü lağvedilse, vakıf ve diğer varlıkları kamulaştırılsa, dib in tüm çalışan ve emekli personel giderleri camilere konacak pos ve kumbara gelirlerinden karşılansa, önemli ölçüde mali ve iktisadi rahatlama sağlanır kanısındayım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayse Nino Mastavranis İkimbe18 Mart 2025 15:36

      Çok doğru tespitler

      Sil
    2. İsimdeki mana da çok anlamlı olmuş 👆😁

      Sil
  14. Hocam seviyorum sizi iyiki varsınız

    YanıtlaSil
  15. Cok ilginc bir sekilde bunun halka bedelinden bahsetmemissiniz. Fiyatlar Brezilyanin yarisindayken iki katina cikti. Dolar bazinda.

    Demek ki Turkiyede bir kilo etin fiyati 40 dolar olacak. Carry trade problem olmayacak. Lira stabil devam eddecek ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bahsettim. İşsiz kalanlardan, yardım ve destekleri azalanlardan bahsettim. Neredeyse 100 yıllık bir popülizm ne yazık ki fatura halka çıkmadan bitmez.

      Sil
    2. Yawbi Raka Llasen18 Mart 2025 15:46

      Hocam çok doğru tespitler.

      Sil
  16. Turkiyede niye 30 yillik mortgage yok?

    YanıtlaSil
  17. Mahfi bey subst ayındaki milei'nin bitcoin skandalına ne diyorsunuz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rezalet diyorum. Ama o skandal yaptığı doğruların değerini düşürmez. Bizde hem skandallar var mesela hem de doğru yok.

      Sil
  18. Sistem herkese kazandırır.
    Özel sektöre planlama ve ülke mesuliyeti görevi veren, reel finans sisteminin olduğu Dijital Planlı Ekonomi Sistemine geçilirse herkes kazanır. Kazanç olmayan sektörlerden peyder pey çıkılarak, farklı asgari ücret ve ailedeki kişi sayısına göre vergi dilimi gibi uygulamalarla refah tabana yayılır. Sermaye kazançlı alana yönlendirilir.

    YanıtlaSil
  19. Elinize sağlık hocam. acı faturayı sonunda birisi önümüze koyacak burada olduğu gibi. yemeği hiç görmeden böyle yüksek bir faturayı ödemek belki(aslında hiç sanmıyorum) aklımızı başımıza getirir.

    Bu arada bir soru sormak istiyorum affınıza sığınarak belki sorulmuştur. Carry Trade için yurda getirilen paranın kaçta kaçı zaten bizden kaçırılan paralardır. bir tahmininiz varmı? akp kimseye durduk yere ben yiyemedim al sen ye demez.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Böyle bir tahminim yok. Ama tahminimce bizden kaçırılan para bir daha buraya kolay gelmez. O riski göze alamaz.

      Sil
  20. lüx konut karlı olduğu için müteahhidler lüx konut yapıyor türkiyede klasik beton inşaat 500bin yıllık üretim var bu konutlar zenginler tarafından yatırım amaçlı olarak alınıyor emlak enflasyonu tuik e göre 70,81% bu rakkam çok düşük bir yılda emlak piyasası 100% den fazla arttı hükümet emlak piyasının fiyatlarını düşürmemek için faizi 19% dan aşağı enflasyonun altına düşürüp enflasyonu çok yükseltip birkaç senede fiyatları 10 misli arttırmışşdır belirli kesimlere servet transfer yapıp varlıksız kesimi alım gücünü yok etmişdir bence hükümet çok başarılıdır 11 milyon üyesi bu işden memnun olduğuna göre üyelerine karşı görevini yapmışdır.bu yazıyı niye yazdım bu iktidar ile emlak enflasyonu her yıl 100% olacakdır çünkü emlak zenginlerin yatırm aracıdır fakşrlerin barınması iktidarın umurunda değildir 100% emlak enflasyonu olan ülkede fakirin az ekmek yemesi ile enflasyon düşmez.

    YanıtlaSil
  21. Mileisinesoq Arim18 Mart 2025 16:47

    Milei doğru yolda değil.Önümüzdeki süreçte bu daha net anlaşılacak.

    YanıtlaSil
  22. Ben çocuktum Arjantin’de ekonomik kriz vardı, Türkiye ile kıyaslanırdı. 38 yaşına geldim, Türkiye ve Arjantin’de halen kriz var. Şu an için hükümet doğru adımları atıyor ancak gelecekte bu tarz ülkelerde yine aynı şey oluyor. Ne yazık ki enflasyon ve ekonomik problemler bizim kültürümüz olmuş.

    YanıtlaSil
  23. Türkiye'nin memur cenneti olmasından kurtulması lazım . Devletin malı deniz yemeyen keriz

    YanıtlaSil
  24. Mahfi hocam popülizm ve ülkelerin gelişmişlik düzeyleri üzerine ekonomi ve felsefe üzerine yazı rica edebilir miyiz, vaktiniz olur mu yazmaya?

    YanıtlaSil
  25. Öncelikle yazınız için çok teşekkür ederiz gayet güzel bir çalışma olmuş .
    Ülkemiz uygulamalar ile bir hayli fark var . Bence en büyük farklardan biri Türk lirasının devülasyon yapilmamasi bu durum ihraççıların bir hayli zorlanmasına sebep oldu . Ayrıca ülkemizde seçimlerin yaklaşması da tekrar geriye dönüşün sinyalleri gelmeye başladı belki inen enflasyon çok kısa sürede eskisi gibi olacak zira bu seçim hayatı önem taşıyor bu seçimi tekrar kazanmak için ne gerekiyorsa yapılacak ve enflasyon yakamıza yakamiza devam edecek gibi görünüyor.

    YanıtlaSil
  26. Demokrasilerde güçler ayrılıgı diyoruz acaba hükümetler ekonomi yönetimini bagımsız kamu-özel karma kurumlara uzmanlara devretse bilimsel olarak ve siyasi etkilerden bagımsız uzmanların teknokratların yönetimi ile işler insanlar için daha faydalı olmaz mı?suistimal rüşvet kayırma ve irrasyonel davranışlar minimalize edilmiş olmaz mı?bir de bu teknik kurulların toplantı ve tutanakları eşzamanlı yayınlansa halka açık denetim saglanan bir model geliştirilse dünyadaki finans-kapital büyük bankerler böyle bir girişimi dogmadan öldürürler mi?

    YanıtlaSil
  27. Milei'nin uyguladığı maliye politikası programını Erdoğan neden uygulamıyor hocam? İtibardan tasarruf yapmayalım diye mi uygulamıyor? İtibarımız zedelenir de dünyaya rezil oluruz diye mi uygulamıyor? Oysaki istatistiklerdeki ve sosyal göstergelerdeki verilerde son sıralarda bulunmamız, bizi zaten tüm dünyaya yeteri kadar rezil etmiş olmuyor mu? Kamuda tasarruf yapıp sıkı bir kemer sıkma politikası uygulayınca itibarımız zedelenecek de halkı açlık sınırının altında bir yaşama mahkum edince itibarımız zedelenmeyecek mi, sosyal göstergelerde en altlarda bulunduğumuz sürece itibarımız zedelenmeyecek mi? Buradan çıkmak varken, kamuda sıkı bir kemer sıkma politikası uygulayıp, sosyal göstergelerde de pozitife doğru ilerlememiz gerekirken biz hala neyin itibarını kurtarmaya çalışıyoruz? Asıl önemli olan halkın geleceği ve halkın itibarı değil mi?

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Faizin Doğuşu ve Yasaklanışı

Osmanlı'dan Devraldığımız Borçlar